31 Aralık 2011 Cumartesi
6 Aralık 2011 Salı
5 Kasım 2011 Cumartesi
Çikolatalı Muffin
Magnolia Bakery New York'un en meşhur pastanelerinden biri. Bu ününü daha çok Sex and the City dizisine borçlu. Vanilyalı cupcake, muzlu puding ve kırmızı kadife pastası en çok tercih edilen tatlar. Yemeğe doyamadığım bu lezzetli pastaları evde de denemek için kitaplarını satın aldım ve tarifleri evde denemeye başladım. Tahmin ettiğimin ötesinde başarılı oldular. Muzlu pudingi en kısa zamanda burada sizlerle paylaşacağım. Bugünkü tarifim Vanilyalı Cupcake, ağır geldiği için bu sefer üzerine buttercream hazırlamadım ve vanilyalı yerine çikolatalı yaptım.
Malzemeler (12 adet vanilyalı muffin için)
3/4 su bardağı kekun
3/4 su bardağı un
100 gr tereyağı
1 su bardağı şeker
2 yumurta
1/2 su bardağı süt
1/2 çay kaşığı vanilya ekstresi
Hazırlanışı
- Fırını 180 dereceye ayarladım.
- 12'lik muffin kalıbına muffin kağıtlarını yerleştirdim.
- Bir kaba unları eledim.
- Derin bir kapta oda sıcaklığındaki tereyağını krema haline gelene kadar mikser ile çırptım.
- Şekeri ekledim ve 3-4 dakika daha çırptım.
- Teker teker yumurtaları ekleyip çırpmaya devam ettim.
- Un karışımını 3 parçaya ayırıp, sıra ile unun üçte biri, süt, unun diğer üçte biri, vanilya ekstresi ve unun kalan üçte biri şeklinde ekleyip her seferinde kısa süreli çırptım. Fazla çırpmamaya dikkat etmek gerekiyor.
- Karışımı üçte ikisi dolacak şekilde muffin kaplarına boşalttım.
- Önceden ısıtılmış 180 derece fırında 20 dakika pişirdim. Fırından çıkarıp 15 dakika bekledikten sonra kalıplardan çıkarıp tel ızgarada soğumasını bekleyip servis ettim.
* Vanilyalı yerine çikolatalı muffin yapmak için, eklediğim un miktarını 6 çay kaşığı azaltıp yerine 3 çay kaşığı kakao ekledim.
** Su bardağı olarak verdiğim ölçü cup, çay kaşığı olarak verdiğim ölçü ise teaspoon ölçüleridir.
Afiyet olsun...
Malzemeler (12 adet vanilyalı muffin için)
3/4 su bardağı kekun
3/4 su bardağı un
100 gr tereyağı
1 su bardağı şeker
2 yumurta
1/2 su bardağı süt
1/2 çay kaşığı vanilya ekstresi
Hazırlanışı
- Fırını 180 dereceye ayarladım.
- 12'lik muffin kalıbına muffin kağıtlarını yerleştirdim.
- Bir kaba unları eledim.
- Derin bir kapta oda sıcaklığındaki tereyağını krema haline gelene kadar mikser ile çırptım.
- Şekeri ekledim ve 3-4 dakika daha çırptım.
- Teker teker yumurtaları ekleyip çırpmaya devam ettim.
- Un karışımını 3 parçaya ayırıp, sıra ile unun üçte biri, süt, unun diğer üçte biri, vanilya ekstresi ve unun kalan üçte biri şeklinde ekleyip her seferinde kısa süreli çırptım. Fazla çırpmamaya dikkat etmek gerekiyor.
- Karışımı üçte ikisi dolacak şekilde muffin kaplarına boşalttım.
- Önceden ısıtılmış 180 derece fırında 20 dakika pişirdim. Fırından çıkarıp 15 dakika bekledikten sonra kalıplardan çıkarıp tel ızgarada soğumasını bekleyip servis ettim.
* Vanilyalı yerine çikolatalı muffin yapmak için, eklediğim un miktarını 6 çay kaşığı azaltıp yerine 3 çay kaşığı kakao ekledim.
** Su bardağı olarak verdiğim ölçü cup, çay kaşığı olarak verdiğim ölçü ise teaspoon ölçüleridir.
Afiyet olsun...
29 Ekim 2011 Cumartesi
28 Ekim 2011 Cuma
İlkbaharın En Güzel Sebzesi Sonbahar Soframızda - Enginar Sote
Yazın Çeşme'den dönerken getirdiğim enginar konservelerini nasıl pişirmeliyim diye düşünürken Home TV'de Şefin Sırları programında Anne Burrell tam da aradığım tarifi verdi. Taze enginar ile hazırladığı yemeği ben konserve enginarlarım ile pişirdim ve oldukça başarılı oldu. Temizleme derdi de olmayınca hızlıca hazırlanıverdi.
İstanbul'da görmeye alışkın olduğumuz çanak enginar konservelerinin aksine benimkiler yapraklı, tazecik ve küçücük İzmir enginarlarından yapılmış.
Malzemeler
3 çorba kaşığı zeytinyağı
3-4 diş sarımsak (bütün olarak)
1 tutam kırmızı pul biber
4 adet enginar (içi ve dış yaprakları temizlenmiş, üçe bölünmüş)
1 adet limon
2-3 dal taze kekik
1 çay bardağı beyaz şarap
Parmesan peyniri
Maydanoz
Tuz, taze çekilmiş karabiber
Hazırlanışı
- Kızgın zeytinyağına sarımsak ve kırmızı pul biberi ekliyorum, arada karıştırarak birkaç dakika tutuyorum, ardından sarımsakları çıkarıyorum.
- Orjinal tarifinde yağa 1-2 dilim de ançüez ekleyip kaşıkla eziyordu. İlk denememde koymadım ama bir dahaki sefere ekleyeceğim.
- Enginarları tavaya koyup, üzerine 1 limonun suyunu sıkıp, sıkılmış 2 tane yarım limonu ve kekik dallarını tavaya ekliyorum.
- Üzerine beyaz şarabı ekleyip, çektirmek için birkaç dakika kapağı açık kaynatıyorum. Böylelikle şarabın alkolunu buharlaştırıp, üzümün lezzetinin yemeğe geçmesini sağlıyorum.
- Ardından tuz ve karabiber ekleyerek kapağını kapatıp 10 dakika kadar pişmeye bırakıyorum.
- Soğuduktan sonra parmesan rendesi ve maydanoz ile servis ediyorum.
Afiyet olsun...
İstanbul'da görmeye alışkın olduğumuz çanak enginar konservelerinin aksine benimkiler yapraklı, tazecik ve küçücük İzmir enginarlarından yapılmış.
Malzemeler
3 çorba kaşığı zeytinyağı
3-4 diş sarımsak (bütün olarak)
1 tutam kırmızı pul biber
4 adet enginar (içi ve dış yaprakları temizlenmiş, üçe bölünmüş)
1 adet limon
2-3 dal taze kekik
1 çay bardağı beyaz şarap
Parmesan peyniri
Maydanoz
Tuz, taze çekilmiş karabiber
Hazırlanışı
- Kızgın zeytinyağına sarımsak ve kırmızı pul biberi ekliyorum, arada karıştırarak birkaç dakika tutuyorum, ardından sarımsakları çıkarıyorum.
- Orjinal tarifinde yağa 1-2 dilim de ançüez ekleyip kaşıkla eziyordu. İlk denememde koymadım ama bir dahaki sefere ekleyeceğim.
- Enginarları tavaya koyup, üzerine 1 limonun suyunu sıkıp, sıkılmış 2 tane yarım limonu ve kekik dallarını tavaya ekliyorum.
- Üzerine beyaz şarabı ekleyip, çektirmek için birkaç dakika kapağı açık kaynatıyorum. Böylelikle şarabın alkolunu buharlaştırıp, üzümün lezzetinin yemeğe geçmesini sağlıyorum.
- Ardından tuz ve karabiber ekleyerek kapağını kapatıp 10 dakika kadar pişmeye bırakıyorum.
- Soğuduktan sonra parmesan rendesi ve maydanoz ile servis ediyorum.
Afiyet olsun...
21 Ekim 2011 Cuma
Siz de Benim Gibi "Çocuğum da Tarhana Çorbası İçsin" Diyorsanız...
Benim çocukluğumda evimizde tarhana çorbası çok içilirdi. Annem bir taraftan faydalarını anlatır, diğer taraftan lezzetinden bahseder ve kardeşimle beni de içmemiz konusunda ikna etmeye çalışırdı. Ama içmedik, o hafif ekşimsi tadını mı beğenmedik yoksa çorbayı biraz alaturka mı bulduk hatırlamıyorum. Ne de olsa bir rivayete göre Tarhana Çorbası eskilerde Darhane Çorbası olarak adlandırılırmış, yani darda olan ev, yoksul ev anlamında...
Yıllar geçti ve ben tarhana çorbasını sevmeye başladım. Bunda evlendikten sonra kayınvalidemin her sene yaz sonu kendi hazırladığı tarhananın da büyük payı oldu. Eşimin de çok severek içmesiyle zamanla damak tadımıza uygun kendi tarifimizi de bulduk. Ve her sene Eylül, Ekim aylarını bekler oldum taptaze, ev yapımı tarhana gelecek diye.
Tarhana Çorbasının, içindeki malzeme zenginliğinden ve herhangi bir katkı maddesi içermemesinden dolayı çok sağlıklı olduğunu düşünüyorum. Bu nedenle oğluma da içirmek istiyorum. Ama yemek konusunda kendisi oldukça seçici ve sevdiği yemeğin içindeki farklı tatları da ayırt ediyor ve sevmezse yemeği de reddedebiliyor. Domates çorbasına düşkünlüğünden faydalanarak Tarhanalı Domates Çorbası yapıp onu kandırabilir miyim diye düşündüm, denedim ve başardım. İşte size Tarhana Çorbasının yeni bir versiyonu:
Malzemeler
4 çorba kaşığı zeytinyağı
1 diş sarımsak
4 adet büyükçe domates (artık domates mevsimi geçtiğinden ben yazın Çeşme domatesleri ile hazırladığım domates konservelerimi kullanıyorum)
1 çay kaşığı şeker
8 su bardağı su (bir kısmı tavuk suyu olursa daha lezzetli oluyor)
3 tepeleme çorba kaşığı tarhana
Tuz ve taze çekilmiş karabiber
3 çorba kaşığı tel şehriye
Nane
Hazırlanışı
- Tencereye zeytinyağını koyup 1 adet bütün sarımsağı yakmadan kısık ateşte döndürüyorum. Böylelikle sarımsağın aroması çorbaya lezzet veriyor.
- Üzerine rende domatesleri ve şekeri ekleyip 15-20 dakika pişiriyorum.
- Ardından suyu ekliyorum. Genelde buzlukta buz kalıplarında tavuk suyum vardır. Birkaç kalıp tavuk suyu da ekliyorum. Tarhanayı da ekleyip karıştırarak orta ateşte pişiriyorum.
- Tuz ve karabiberi ekleyip tatlandırıyorum.
- Tarhana eriyip çorba hafif koyulaştığında tel şehriyeyi ekliyorum ve kaynamaya bırakıyorum.
- 10 dakika kadar kaynatıp üzerine nane ekip altını kapatıyorum. Bu arada bütün sarımsağı da bulup çıkarıyorum.
Tüm miniklerimize afiyet olsun...
Yıllar geçti ve ben tarhana çorbasını sevmeye başladım. Bunda evlendikten sonra kayınvalidemin her sene yaz sonu kendi hazırladığı tarhananın da büyük payı oldu. Eşimin de çok severek içmesiyle zamanla damak tadımıza uygun kendi tarifimizi de bulduk. Ve her sene Eylül, Ekim aylarını bekler oldum taptaze, ev yapımı tarhana gelecek diye.
Tarhana Çorbasının, içindeki malzeme zenginliğinden ve herhangi bir katkı maddesi içermemesinden dolayı çok sağlıklı olduğunu düşünüyorum. Bu nedenle oğluma da içirmek istiyorum. Ama yemek konusunda kendisi oldukça seçici ve sevdiği yemeğin içindeki farklı tatları da ayırt ediyor ve sevmezse yemeği de reddedebiliyor. Domates çorbasına düşkünlüğünden faydalanarak Tarhanalı Domates Çorbası yapıp onu kandırabilir miyim diye düşündüm, denedim ve başardım. İşte size Tarhana Çorbasının yeni bir versiyonu:
Malzemeler
4 çorba kaşığı zeytinyağı
1 diş sarımsak
4 adet büyükçe domates (artık domates mevsimi geçtiğinden ben yazın Çeşme domatesleri ile hazırladığım domates konservelerimi kullanıyorum)
1 çay kaşığı şeker
8 su bardağı su (bir kısmı tavuk suyu olursa daha lezzetli oluyor)
3 tepeleme çorba kaşığı tarhana
Tuz ve taze çekilmiş karabiber
3 çorba kaşığı tel şehriye
Nane
Hazırlanışı
- Tencereye zeytinyağını koyup 1 adet bütün sarımsağı yakmadan kısık ateşte döndürüyorum. Böylelikle sarımsağın aroması çorbaya lezzet veriyor.
- Üzerine rende domatesleri ve şekeri ekleyip 15-20 dakika pişiriyorum.
- Ardından suyu ekliyorum. Genelde buzlukta buz kalıplarında tavuk suyum vardır. Birkaç kalıp tavuk suyu da ekliyorum. Tarhanayı da ekleyip karıştırarak orta ateşte pişiriyorum.
- Tuz ve karabiberi ekleyip tatlandırıyorum.
- Tarhana eriyip çorba hafif koyulaştığında tel şehriyeyi ekliyorum ve kaynamaya bırakıyorum.
- 10 dakika kadar kaynatıp üzerine nane ekip altını kapatıyorum. Bu arada bütün sarımsağı da bulup çıkarıyorum.
Tüm miniklerimize afiyet olsun...
14 Ekim 2011 Cuma
Filmekimi İstanbul 2011 ve TOAST
Filmekimi bu yıl 10. yaşını kutluyor. 8-15 Ekim 2011 tarihleri arasında İstanbul'da gerçekleşecek gösterimlerin dışında Ekim sonuna kadar İzmir, Bursa, Konya, Trabzon ve Diyarbakır'da da sinemaseverler ile buluşacak.
Birçok diğer filmin yanında Toast filmini çok beğendim. Film İngiliz yemek yazarı ve şef Nigel Slater'ın en çok satanlar listesinde yer alan otobiyografik romanından uyarlanmış. Kitap, toast - the story of a boy's hunger adıyla 2004 yılında yayımlanmış. Film, 1960'lı yılların İngiltere'sinde geçiyor. Filmde, yemek yapma konusunda pek becerikli olmayan bir anne ve sofrada önüne koyduğu başarısız yemekler karşısında çocuğun güzel tat ve koku arayışı, yeni lezzetlere açık oluşu ve yetişkinlik yolunda yemek yapma serüveni anlatılıyor. Zaman zaman çok duygusal anların da yaşandığı filmin müzikleri ve mekanları bizi eskiye götürüyor.
Ayrıntılı bilgilere İKSV sayfasından ulaşabilirsiniz.
Yemek ve mutfak merakı olan herkesin izlemesini tavsiye ederim...
Ayrıca limonlu bezeli kek de (lemon meringue pie) görülmeye değer...
Birçok diğer filmin yanında Toast filmini çok beğendim. Film İngiliz yemek yazarı ve şef Nigel Slater'ın en çok satanlar listesinde yer alan otobiyografik romanından uyarlanmış. Kitap, toast - the story of a boy's hunger adıyla 2004 yılında yayımlanmış. Film, 1960'lı yılların İngiltere'sinde geçiyor. Filmde, yemek yapma konusunda pek becerikli olmayan bir anne ve sofrada önüne koyduğu başarısız yemekler karşısında çocuğun güzel tat ve koku arayışı, yeni lezzetlere açık oluşu ve yetişkinlik yolunda yemek yapma serüveni anlatılıyor. Zaman zaman çok duygusal anların da yaşandığı filmin müzikleri ve mekanları bizi eskiye götürüyor.
Ayrıntılı bilgilere İKSV sayfasından ulaşabilirsiniz.
Yemek ve mutfak merakı olan herkesin izlemesini tavsiye ederim...
Ayrıca limonlu bezeli kek de (lemon meringue pie) görülmeye değer...
13 Ekim 2011 Perşembe
Umutsuz Ev Kadınları ve Meksika Usulü Tavuklu Pilav
Desperate Housewives dizisini e2 kanalında uzun süre takip ettikten sonra dizinin Türkçe (ve Türkiye) uyarlamasının yayınlanmaya başlayacağını duyunca oldukça sevinmiştim. Tanınmış kadrosuyla da ilgi çektiğinden eminim ancak orjinal senaryoya uyuluyor olsa da ben görsel olarak da orjinaline benzemesini bekliyordum. Dizinin geçtiği Wisteria Lane gibi bir sokakta müstakil evlerde geçen biraz daha gösterişli bir hayatı izlemeyi bekliyordum. Bu konuda hayal kırıklığına uğradım.
Dizi bu haliyle bana göre uyarlama olduğu için özgün olamamış ama gerçeği de çok yansıtmayan bir formattadır. Orjinaline bağlı kalmaksızın seyretmeyi gerektiriyor. O zaman da ekranlardaki yeni birçok diziden farklı olamıyor. Şu aşamada birkaç bölüm daha takip edeceğim tabii ki ve benim için kalıcı olup olmadığını da göreceğim.
Dizinin başlamasından hemen sonra birkaç sene önce aldığım Desperate Housewives Yemek Kitabı'nı açıp bazı tarifleri denemek istedim. Kitap, dizideki kadın karakterlerin yemek kültürlerini ve yemek yapma tarzlarını gösteren tarifler içeriyor. Dizide en beğendiğim karakter olan Bree'den birkaç tarif seçtim ama onlara daha sonra sıra gelecek. İlk yaptığım yemek Gabrielle'in bölümünden seçtiğim Meksika Usulü Tavuklu Pilav oldu. Damak tadımıza uygun, yapılışı pratik ve lezzetli bir yemek ortaya çıktı.
Malzemeler
4 parça tavuk, but ve göğüs, derileri ile
Tuz ve çekilmiş karabiber
3-4 yemek kaşığı zeytinyağı
1 soğan, ince doğranmış
1 diş sarımsak, ince doğranmış
1/2 su bardağı beyaz şarap
2 adet domates, rendelenmiş
1 defne yaprağı
1/2 su bardağı bezelye
1 adet kırmızı biber, kübik doğranmış
1-2 çay kaşığı zerdeçal
2 su bardağı pirinç, iyice yıkanmış ve süzülmüş
3 su bardağı su, kaynamış
Yapılışı
- Tavuk parçalarını iyice yıkadıktan sonra kağıt havlu ile kuruladım ve her iki yüzüne tuz ve karabiber serptim.
- Pilav tenceresinde zeytinyağını kızdırdıktan sonra tavukları derileri alta gelecek şekilde koyup çevirerek her bir yüzü birkaç dakika kızartıp daha sonra pişerken sularının içinde kalması için mühürledim. Ardından bir tabağa aldım.
- Tenceredeki yağı boşaltmadan içine soğan ve sarımsağı ekleyerek sote ettim.
- Üzerine beyaz şarabı ekledim ve arada karıştırarak 5 dakika kaynattım.
- Domates rendesi, defne yaprağı, bezelye, kırmızı biber ve zerdeçalı ekledim.
- Tabağa ayırdığım tavukları ekledim.
- En son pirinci ve 3 su bardağı sıcak suyu ekleyip hafifçe karıştırıp kapağı kapalı olacak şekilde önce hızlı, sonra kısık ateşte 20-25 dakika kadar pişirdim.
- Üzerine kağıt havlu sererek 5-10 dakika kadar dinlendirdim.
Afiyet olsun...
Desperate Housewives Yemek Kitabı
Farklı Lezzetler, Soslu İlişkiler
Türkiye Yayıncısı: Doğuş Grubu İletişim Yayıncılık ve Tic A.Ş.
Basım Tarihi: Aralık 2006
Dizi bu haliyle bana göre uyarlama olduğu için özgün olamamış ama gerçeği de çok yansıtmayan bir formattadır. Orjinaline bağlı kalmaksızın seyretmeyi gerektiriyor. O zaman da ekranlardaki yeni birçok diziden farklı olamıyor. Şu aşamada birkaç bölüm daha takip edeceğim tabii ki ve benim için kalıcı olup olmadığını da göreceğim.
Dizinin başlamasından hemen sonra birkaç sene önce aldığım Desperate Housewives Yemek Kitabı'nı açıp bazı tarifleri denemek istedim. Kitap, dizideki kadın karakterlerin yemek kültürlerini ve yemek yapma tarzlarını gösteren tarifler içeriyor. Dizide en beğendiğim karakter olan Bree'den birkaç tarif seçtim ama onlara daha sonra sıra gelecek. İlk yaptığım yemek Gabrielle'in bölümünden seçtiğim Meksika Usulü Tavuklu Pilav oldu. Damak tadımıza uygun, yapılışı pratik ve lezzetli bir yemek ortaya çıktı.
Malzemeler
4 parça tavuk, but ve göğüs, derileri ile
Tuz ve çekilmiş karabiber
3-4 yemek kaşığı zeytinyağı
1 soğan, ince doğranmış
1 diş sarımsak, ince doğranmış
1/2 su bardağı beyaz şarap
2 adet domates, rendelenmiş
1 defne yaprağı
1/2 su bardağı bezelye
1 adet kırmızı biber, kübik doğranmış
1-2 çay kaşığı zerdeçal
2 su bardağı pirinç, iyice yıkanmış ve süzülmüş
3 su bardağı su, kaynamış
Yapılışı
- Tavuk parçalarını iyice yıkadıktan sonra kağıt havlu ile kuruladım ve her iki yüzüne tuz ve karabiber serptim.
- Pilav tenceresinde zeytinyağını kızdırdıktan sonra tavukları derileri alta gelecek şekilde koyup çevirerek her bir yüzü birkaç dakika kızartıp daha sonra pişerken sularının içinde kalması için mühürledim. Ardından bir tabağa aldım.
- Tenceredeki yağı boşaltmadan içine soğan ve sarımsağı ekleyerek sote ettim.
- Üzerine beyaz şarabı ekledim ve arada karıştırarak 5 dakika kaynattım.
- Domates rendesi, defne yaprağı, bezelye, kırmızı biber ve zerdeçalı ekledim.
- Tabağa ayırdığım tavukları ekledim.
- En son pirinci ve 3 su bardağı sıcak suyu ekleyip hafifçe karıştırıp kapağı kapalı olacak şekilde önce hızlı, sonra kısık ateşte 20-25 dakika kadar pişirdim.
- Üzerine kağıt havlu sererek 5-10 dakika kadar dinlendirdim.
Afiyet olsun...
Desperate Housewives Yemek Kitabı
Farklı Lezzetler, Soslu İlişkiler
Türkiye Yayıncısı: Doğuş Grubu İletişim Yayıncılık ve Tic A.Ş.
Basım Tarihi: Aralık 2006
1 Ekim 2011 Cumartesi
Sonbaharın Habercisi Kızılcık ile Nefis Bir İçecek - Kızılcık Şerbeti
Her ne kadar kızılcıklar epeydir tezgahlarda olsa da tat ve görüntüleri ancak son zamanlarda güzelleşti. Yine de tadı bana çok mayhoş gelen bu meyveye şimdiye kadar pek rağbet etmesem de sayısız faydaları olduğunu okuyunca bir şans daha vermek istedim... ve yeni sonbahar içeceğimi buldum.
Bu arada geçen hafta aldığım vişneler ile vişne likörü yapmak için marketten çubuk tarçın, karanfil ve muskat da almıştım. Likörü hazırlayıp kalan baharat üçlüsünü poşetlerinden bile çıkarmadan mutfak tezgahında bırakmışım. Ertesi gün kızılcıkları kaynatırken poşeti gördüm ve geçen sene yapıp pek de beğenmediğim şerbeti biraz farklılaştırmak adına içine az miktarda tarçın ve karanfil de ekledim. Sonuç gerçekten güzel oldu.
Malzemeler
1/2 kg kızılcık
2.5 su bardağı şeker
2 lt su
1 adet çubuk tarçın
2 adet karanfil
1-2 damla limon suyu
Hazırlanışı
- Tenceye suyu, şekeri ve temizlenmiş kızılcıkları atıyorum ve orta derece ateşte şeker eriyene kadar karıştırıyorum.
- Şeker tamamen eriyince karıştırmayı bırakıp arada kızılcıkları ezerek yarım saat kadar kaynamaya bırakıyorum.
- Ocağı kapamadan önce 1-2 damla limon suyu ekliyorum.
- Ocağın altını kapatıp içine çubuk tarçın ve karanfilleri atıyorum ve tencerenin kapağını kapatıp birkaç saat tarçın ve karanfillerin şerbete tatlarını bırakmasını bekliyorum.
- Daha sonra tel süzgeç yardımıyla kızılcıkları hafif ezerek süzüyorum. İstenirse kızılcıklar tamamen ezilebilir ya da benim yaptığım gibi püresi ayrı saklanabilir.
- Şerbeti buzdolabında saklıyorum. İçeceğimiz zaman bire bir ölçüde soğuk su ekleyerek servis ediyorum.
Afiyet olsun...
Bu arada geçen hafta aldığım vişneler ile vişne likörü yapmak için marketten çubuk tarçın, karanfil ve muskat da almıştım. Likörü hazırlayıp kalan baharat üçlüsünü poşetlerinden bile çıkarmadan mutfak tezgahında bırakmışım. Ertesi gün kızılcıkları kaynatırken poşeti gördüm ve geçen sene yapıp pek de beğenmediğim şerbeti biraz farklılaştırmak adına içine az miktarda tarçın ve karanfil de ekledim. Sonuç gerçekten güzel oldu.
Malzemeler
1/2 kg kızılcık
2.5 su bardağı şeker
2 lt su
1 adet çubuk tarçın
2 adet karanfil
1-2 damla limon suyu
Hazırlanışı
- Tenceye suyu, şekeri ve temizlenmiş kızılcıkları atıyorum ve orta derece ateşte şeker eriyene kadar karıştırıyorum.
- Şeker tamamen eriyince karıştırmayı bırakıp arada kızılcıkları ezerek yarım saat kadar kaynamaya bırakıyorum.
- Ocağı kapamadan önce 1-2 damla limon suyu ekliyorum.
- Ocağın altını kapatıp içine çubuk tarçın ve karanfilleri atıyorum ve tencerenin kapağını kapatıp birkaç saat tarçın ve karanfillerin şerbete tatlarını bırakmasını bekliyorum.
- Daha sonra tel süzgeç yardımıyla kızılcıkları hafif ezerek süzüyorum. İstenirse kızılcıklar tamamen ezilebilir ya da benim yaptığım gibi püresi ayrı saklanabilir.
- Şerbeti buzdolabında saklıyorum. İçeceğimiz zaman bire bir ölçüde soğuk su ekleyerek servis ediyorum.
Afiyet olsun...
13 Eylül 2011 Salı
Tüm öğrencilerin yeni eğitim öğretim yılı kutlu olsun!
Uzun bir tatilin ardından oğlumun okulu dün açıldı. Öğretmenini ve arkadaşlarını özlediği son zamanlardaki konuşmalarından belliydi. Dolu dolu bir yaz geçirmiş olmasının da etkisiyle artık okul dönemine hazır olduğunu görebiliyordum. İnşallah böyle de devam eder.
Yaz dönemindeki uyku düzenini tatilin son haftası okul dönemine adapte etmek istemiştik ama başarılı olamadık. Buna bir de okul heyecanı eklenince oğlum Pazar gecesini bir uyur bir uyanık geçirdi. Neyse ki Pazartesi sabahı vaktinde beni hiç uğraştırmadan uyandı, hep beraber neşe içinde hazırlanıp hafta sonu kapladığımız kitap ve defterler ve her birini tek tek etiketlediğimiz kırtasiye malzemelerini aldığımız gibi okulun yolunu tuttuk.
Okula gittiğimde her seferinde kendimi daha mutlu ve daha enerjik hissediyorum. O sabah da o cıvıl cıvıl ortamda olmak çok hoşuma gitti. Bu vesileyle tüm öğrencilere, öğretmenlere ve velilere sağlıklı, başarılı ve keyifli bir eğitim öğretim yılı diliyorum.
Okulların açılmasıyla okuldan oldukça aç gelen oğlum için atıştırmalık birşeyler yapmam gerekiyor. 1. sınıftan beri bu düzene alıştık, geliyor, ödevlere başlamadan önce birşeyler atıştırıp kısa bir süre televizyon seyrediyor, ardından ödev ve yemek. Bu arada yedikleri konusunda da oldukça seçici. Bugün çok sevdiği chocolate chips cookies yaptım. Tüm çocukların seveceğinden eminim. Şimdiden afiyet olsun...
Çikolata Parçalı Kurabiyeler
Malzemeler
125 gr tereyağı
1 su bardağı esmer şeker
1 adet yumurta
2 su bardağı un
1 tutam tuz
1 su bardağı damla çikolata
1/2 su bardağı ceviz
Hazırlanışı
- Oda sıcaklığındaki tereyağını ve esmer şekeri yumuşayıncaya kadar elle karıştırıyorum.
- Yumurtayı ekliyorum ve karıştırıyorum.
- Elenmiş unu ve tuzu ekliyorum ve karıştırıyorum.
- Damla çikolata ve mutfak robotunda bir miktar ufaladığım cevizi ekliyorum ve karıştırıyorum.
- Üzeri yağlı kağıt kaplı fırın tepsisine bir tatlı kaşığı yardımıyla küçük parçalar halinde şekil vermeden diziyorum.
- Önceden ısıtılmış alt üst 180 derece fırında 10-15 dakika pişiriyorum.
Afiyet olsun...
Yaz dönemindeki uyku düzenini tatilin son haftası okul dönemine adapte etmek istemiştik ama başarılı olamadık. Buna bir de okul heyecanı eklenince oğlum Pazar gecesini bir uyur bir uyanık geçirdi. Neyse ki Pazartesi sabahı vaktinde beni hiç uğraştırmadan uyandı, hep beraber neşe içinde hazırlanıp hafta sonu kapladığımız kitap ve defterler ve her birini tek tek etiketlediğimiz kırtasiye malzemelerini aldığımız gibi okulun yolunu tuttuk.
Okula gittiğimde her seferinde kendimi daha mutlu ve daha enerjik hissediyorum. O sabah da o cıvıl cıvıl ortamda olmak çok hoşuma gitti. Bu vesileyle tüm öğrencilere, öğretmenlere ve velilere sağlıklı, başarılı ve keyifli bir eğitim öğretim yılı diliyorum.
Okulların açılmasıyla okuldan oldukça aç gelen oğlum için atıştırmalık birşeyler yapmam gerekiyor. 1. sınıftan beri bu düzene alıştık, geliyor, ödevlere başlamadan önce birşeyler atıştırıp kısa bir süre televizyon seyrediyor, ardından ödev ve yemek. Bu arada yedikleri konusunda da oldukça seçici. Bugün çok sevdiği chocolate chips cookies yaptım. Tüm çocukların seveceğinden eminim. Şimdiden afiyet olsun...
Çikolata Parçalı Kurabiyeler
Malzemeler
125 gr tereyağı
1 su bardağı esmer şeker
1 adet yumurta
2 su bardağı un
1 tutam tuz
1 su bardağı damla çikolata
1/2 su bardağı ceviz
Hazırlanışı
- Oda sıcaklığındaki tereyağını ve esmer şekeri yumuşayıncaya kadar elle karıştırıyorum.
- Yumurtayı ekliyorum ve karıştırıyorum.
- Elenmiş unu ve tuzu ekliyorum ve karıştırıyorum.
- Damla çikolata ve mutfak robotunda bir miktar ufaladığım cevizi ekliyorum ve karıştırıyorum.
- Üzeri yağlı kağıt kaplı fırın tepsisine bir tatlı kaşığı yardımıyla küçük parçalar halinde şekil vermeden diziyorum.
- Önceden ısıtılmış alt üst 180 derece fırında 10-15 dakika pişiriyorum.
Afiyet olsun...
3 Temmuz 2011 Pazar
Cilekli Limonata - Tadi ve goruntusu ile oldukca ic acici
Hazir meyve sularina pek ragbet edilmedigi icin yazin gelmesiyle birlikte bizde bol bol limonata icilir. Hatta arkadas ziyaretlerine giderken de goturmek icin hos bir fikir oldugunu dusunuyorum. Naneli olarak hazirladigim klasik tarifime bu sefer cilek de ekledim. Yalnizca tadi ile degil goruntusu ile de oldukca ic acici oldu. Hazirlamasi gayet kolay ama sogumasini beklemek icin sabretmek gerekiyor. O yuzden genelde aksam hazirlayip buzdolabina atip ertesi gun tuketiyoruz. Tarifine gelince:
1 su bardagi toz seker (damak tadiniza gore miktarini artirip azaltabilirsiniz)
8 su bardagi su
4 adet buyukce limon
4-5 dal nane
10-15 adet cilek
Once buyukce bir tencereye sekeri ve suyu ekleyip karistirarak 5-10 dakika kadar kaynatiyorum.
Ocaktan indirip tencereye limon kabuklarini rendeliyorum, nane dallarini butun halde, cilekleri de dorde bolup ekliyorum. Serbet soguyana ve limon kabuklari, nane ve cilekler tum tadlarini (ve cilekler tum renklerini) suya birakana kadar 1-2 saat bekliyorum.
Ardindan limon suyunu ekliyorum.
Baska bir kaba once suzgec koyuyorum, icine tulbent yerlestiriyorum ve tum karisimi suzuyorum ve sogumasi icin dolaba birakiyorum.
Bol buz, nane yapragi ile servis ediyorum. Yesil elma, cilek ya da misket limonu (lime) ekleyerek de farkli sunumlar yapilabilir.
Afiyet olsun..
1 Temmuz 2011 Cuma
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)